Abdulkadir Kızıltunçden, yaptığı yazılı açıklamada, ülkemizdeki genç işsizlik konusuna dikkat çekti.
Türkiye’de genç işsizlik istatistiklerinin ciddi boyutta olduğunu söyleyen Kızıltunçden, açıklamasında şunları kaydetti; “Genç işsizlik sorunu bir doğal afet değildir. Genç işsizlik; üretimi sınırlayan, paylaşımda adaletsizliğe yol açan yanlış politikaların ürettiği insan yapısı bir sorundur.Genç işsizliği; ekonomik, sosyal ve psikolojik olarak tüm boyutlarıyla birlikte ele almalıyız.Genç işsizliğin bitirilmesine dair atılacak her bir adımın, sağlık, güvenlik, eğitim ve adaletalanlarındaki yükü ciddi biçimde azaltacağı bilinci ile hareket etmek zorundayız.Genç işsizliği bitirebilmenin yolu ise istatistikler üzerinde oynamalar yapmaktan değil istihdamı arttırmaktan geçmektedir. İstihdam ise üretimin bir alt bileşenidir. Üretim arttığında istihdam da buna bağlı olarak artacaktır. TÜİK tarafından açıklanan 15-24 yaş arası dar ve geniş tanımlı genç işsizlik verilerini ne yazıkki üzülerek takip etmekteyiz. Biraz da bu veriler üzerine konuşmak istiyorum. Son 4 hafta içerisinde iş başvurusu yapıp 2 hafta içerisinde işe başlamaya hazır olan fakat iş bulamayanlar, dar tanımlı genç işsizlik oranını vermektedir.Geçtiğimiz ay açıklanan verilere göre dar tanımlı genç işsizlik oranının yüzde 23’ü aşmış olduğunu görmekteyiz. Yani dar tanımlı genç işsizlik verilerine göre her dört gencimizden birisi işsizdir! Bu oranın üzerine bir de; iş bulma ümidini tümden yitirenler, iş başvurusu yapmasa da çalışmaya hazır olanlar ve başvuru yapıp işe başlamaya hazır olmayanların eklenmesiyle hesaplanan geniş tanımlı genç işsizliğin ise yüzde 34’ün üzerinde olduğunu görüyoruz. Geniş tanımlı genç işsizlik verilerine göre de yine üzülerek ifade ediyorum; her üç gencimizden birisi işsizdir! Bir ekonomi için üretmeye yatkın, heyecanlı ve hareketli nüfusunun üçte birisinin işsiz olması ülkemiz adına ağır bir kayıptır. Bunun sosyal hayata olumsuz olarak yansımalarını tekrar hatırlatmamız da yarar var.”