“Cuma Hutbesi”nden ‘Kul ve Kamu Hakkı’KONUSUNDAYorumsuz YAZI...

“Cuma Hutbesi”nden ‘Kul ve Kamu Hakkı’KONUSUNDAYorumsuz YAZI...
15 Ekim 2022

Değerli Okurlar...Tarih.14.10.2022...Yer.BOLU Tabaklar Camii...Hocalarla,Çalışanlarla,Esnaflarla,Arkadaşlarla birlikte bugün bu hutbeyi dinledik.. Bilgilendik...İlgimizi de çok çekti...Kim kaleme aldıysa sağolsun varolsun... Sizlerle de paylaşmak,  hepimizin zihinlerine ve  Arşivlerin de yer alması için”DİB”in sosyal medyasından da olduğu gibi paylaşmak da istedik..Buyurun dostlar buyurun dostlar...”OKUYORUZ”...
“Muhterem Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam, din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin bütün insanların haklarını kutsal ve dokunulmaz kabul eder. Her alanda ve her şartta adaletli olmayı, hakkı üstün tutmayı, helal-haram hassasiyeti gözetmeyi emreder. Kul ve kamu hakkına riayet etmeyi, haksızlığın ve zulmün karşısında yer almayı öğütler.
Aziz Müminler!
Hayatımızın tamamını kuşatan sorumlulukların başında kul hakkı gelir. Kul hakkına riayet etmek, Cenâb-ı Hakk’a olan imanımızın gereğidir.
Müslüman, kul hakkı konusunda son derece hassastır. İnsanların canına kast etmenin, namusuna, şeref ve haysiyetine dil uzatmanın kul hakkı ihlali olduğunun bilincindedir.
Müslüman, gerek gerçek hayatta gerekse dijital mecralarda gıybet etmez, laf taşımaz, dedikodu yapmaz, yalan söylemez, iftira atmaz. İnsan onurunu rencide edecek, yuvalar yıkacak her türlü söz ve davranıştan sakınır. Hakkında kesin bilgiye sahip olmadığı konularda konuşmaz. 
Hak duyarlılığı Müslüman’ın en temel özelliğidir. O, ana-baba hakkını gözetir. Eşine ve çocuklarına iyilikle muamele eder. Akraba ve komşularının hukukuna riayet eder.
Saygıdeğer Müslümanlar!
Allah Resûlü (s.a.s) bir hadislerinde şöyle buyuruyor: مَنْ غَشَّنَا فَلَيْسَ مِنَّا “Bizi aldatan, bizden değildir!”[1] Peygamberimizi örnek alan bir mümin, ticaretini aldatma üzerine kurmaz. Alırken de satarken de dürüst davranır. Ölçüyü ve tartıyı eksik yapmaz. Fırsatçılık yaparak kazancına haram bulaştırmaz. O, ne bir başkasının malına göz diker, ne de insanları aldatarak mallarını gasp eder.
Müslüman, daima hakkı ayakta tutar. O, işçinin hakkını gözetir; ücretini alın teri kurumadan öder. O, işinin de hakkını verir; aldığı ücretin helal olması için var gücüyle gayret gösterir. Rızkını temin ettiği yere asla zarar vermez.
Değerli Müminler!
Kul hakkının toplumun bütün kesimlerini ilgilendirdiği alan ise kamu hakkıdır. Kamu hakkı, sadece hayatta olanların değil, henüz dünyaya gelmemiş çocuklarımızın, tüyü bitmemiş yetimlerin, muhtaç, garip ve kimsesizlerin de hakkıdır.
Kamu hakkını ihlal etmek, çok büyük bir vebaldir. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: وَمَنْ يَغْلُلْ يَأْتِ بِمَا غَلَّ يَوْمَ الْقِيٰمَةِۚ “Kim devlet malına hıyanet ederse, kıyamet günü, hainlik ettiği şeyin günahı boynuna asılı olarak gelir.”[2] Müslüman, her alanda kamu hakkına riayet eder. Rüşvet, stokçuluk ve karaborsacılıktan uzak durur. Müslüman, kamu hizmetini sorumluluğu ağır bir emanet olarak görür. O, işine özen gösterir, devlet malını gözü gibi korur, asla israf etmez ve devlet malını gasp etmez. Hizmet sunduğu insanlara karşı anlayışlı ve sabırlı davranır. Kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına asla yapmaz.
Kıymetli Müslümanlar!
Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadislerinde bizleri şöyle uyarıyor: “Kimse hakkı olmayan bir karış toprağı bile almasın! Eğer alırsa, kıyamet gününde Allah yedi kat yeri onun boynuna dolar.”[3] O halde hiçbir ayrıcalığın olmadığı, haklı ve haksızın mutlaka ortaya çıkarılacağı, herkese hakkının tam olarak ödeneceği mahşer gününde mahcup olmamak için kul ve kamu hakkını ihlal etmekten şiddetle sakınalım. Herhangi bir hak ihlalinde bulunmuşsak hak sahipleriyle mutlaka helalleşelim. Unutmayalım ki, kul ve kamu haklarını ihlal edenleri, hak sahipleri bağışlamadıkça Allah Teâlâ da bağışlamayacaktır.
Hutbemi bir ayet-i kerime ile bitiriyorum: “Öyle bir günden sakının ki, o gün hepiniz Allah’a döndürüleceksiniz. Sonra herkese kazandığı amellerin karşılığı tastamam verilecek ve onlara asla haksızlık yapılmayacaktır.”[4] 
[1] Müslim, Îmân, 164.
[2] Âl-i İmrân, 3/161.
[3] Müslim, Müsâkât, 141.
[4] Bakara, 2/281.”...Evet efendim...BOLULULAR...İğne ve Çuvaldız Misalimi...”YORUMSUZ”...
Sizlerden de bir tek ricamız var  eğer“YORUM” yapacaksanız, gerçek isimle yapacaksanız , katkılarda da bulunacaksanız,sizler de yazabilirsiniz  AMMMMMA müstear isimle veya dijital de nick ile yapacaksanız da lütfen  yapmayınız uğraşmayınız  editörlerimizi  de yormayınız...Yorulmayınız ...Zor dostlar zor değil mi...Konu önemli...SAYGILARIMIZLA.

2 yorum yapılmış

  • Nadir GÜLEN16 Ekim 2022 - 11:36
    Mustafa kardeşim, "muhabbetle" sözünüz, kelimeniz bol olsun. Bende uzun zamandan bu yana ilk defa güzel ve yerinde bir Cuma hutbesi dinledim. Bu hutbeden sizin gibi kaç cami cemaati etkilendi veya şu an hatırlıyor, bilmiyorum ama bendenizde naçizane küçük bir yaşandığı söylenen örnek olay paylaşıyorum. Saygılar. Bir Allah dostu oğluna diyor ki, - Evladım akşam namazına mahalle camisine git namaz bitimi ne kadar camiye gelen cemaat varsa hepsini bizim eve davet et hem b
  • Nadir GÜLEN16 Ekim 2022 - 11:38
    hem de onlarla sohbet edelim. Evlat mahalle camisine gidiyor, namazını kılıyor ve gerçek cemaati evlerine getiriyor ve kapılarını çalıyor. Evin reisi yani baba cami cemaati geliyor diye güzelce giyinmiş ve kapıyı nezaket ve saygı gereği kendisi açıyor. Fakat şaşırıyor kapının önünde oğlu da dahil sadece üç insan var. Oğlu, imam ve bir tane de cami cemaati insan. Baba şaşkın, oğluna kapıda soruyor. - Evladım ben sana caminin bütün cemaatini getir dedim sen s

Yorum yazın

İsim (Gerekli)
Yorumunuz (Gerekli)

Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.

Mustafa COP yazıları

Yazarlar

Son yorumlar

Bu hafta en çok okunanlar

Video Haberler

8 YAVRUSU OLAN KÖPEĞİ DÖVEREK KATLETTİLERBOLU'DA GÖREVLİ İMAMDAN SKANDAL SÖZLERYAYLALARDA YIKIMLAR TÜM HIZIYLA SÜRÜYORBOLU'DA OTOMOBİLİN ÇARPTIĞI GENÇ KADIN YARALANDI
sanalbasin.com üyesidir