Haber: Hızır İlyas YILDIRIM
Tüm dünyayı etkisi altına alan virüsü önlemek amacıyla, geçtiğimiz ay İçişleri Bakanlığı tarafından genelge yayımlanmış, ilimizde de özellikle sinema, hamam, konser, kafeterya, kahvehane, berber ve kuaför, spor salonları gibi birçok işyeri zorunlu olarak kepenk kapatmıştı. Son olarak koronavirüs tedbirleri kapsamında yayalara kapatılan İzzet Baysal Caddesi’nde de yüzlerce esnaf iş yapamadıkları gerekçesiyle bir süreliğine ‘paydos’ dedi. Şu an giriş çıkışların yasaklanmadığı Yukarı Çarşı olmak üzere diğer caddelerde de onlarca esnaf bir süreliğine çalışmaya ara verdi. Salgının ekonomik yansımalarının milyonlarca lira zarar oluşturduğu Bolu’da, on binden fazla çalışan da işsiz kaldı.
TANJU ÖZCAN, “İŞSİZ SAYISI EN AZ 10 BİN”
Salgın sonrası esnafın zor durumda olduğunu söyleyen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, “İlimizde, genelgelerle zorunlu olarak işyerleri kapatılan, bizim tespit ettiğimiz 891 esnafımız var. 296’sı lokanta, 269’u kahvehane ve kafeterya, 266’sı berber ve kuaför, 18’i spor salonu, 16’sı düğün salonu, 31’i oyun salonu, 3’ü sinema, 2’si hamam. Bunlar sadece bizim tespitlerimiz. Bunların içerisinde oteller de var. En az 10 bin kişinin işsiz kaldığını görüyoruz. Esnafımız için, işçilerimiz için AK Parti Bolu Milletvekillerinin elini taşın altına atması gerekiyor.” dedi.
"SALGIN BİTİNCE NE YAPACAĞIZ BİLMİYORUZ"
Bolu’nun en işlek caddesi olan İzzet Baysal Caddesi’nde yıllardır ticaretle uğraşan bir esnaf, “Bu caddenin bu kadar boş olduğu başka bir zaman hatırlamıyorum. Vatandaşın sağlığı tabii ki de önceliklidir ama biz de iş yapamaz duruma geldik. Bu şekilde ne kadar süre daha devam edebiliriz bilmiyoruz. Devletimizden esnafımıza daha çok destek olunmasını istiyoruz.” dedi.
Yukarı Çarşı’da giyim sektöründe faaliyet gösteren bir esnaf ise, “Mal sahipleri, toptancılar, alacaklılar yakamıza yapışmış durumda. İş olmayınca, para olmayınca bu ödemeleri nasıl yapacağız. Hükümetimizin destek paketinden yararlanamıyoruz. Bankalar sicili bozuk olanlara, vergi borcu olanlara kredi vermiyor. Giyim sektörü zaten batık durumda. İnsanlar giysi alırken bile ‘Bunu benden önce deneyen biri olmuştur, ya virüslüyse’ endişesiyle giysi bile denemiyor. Salgın bitince çok büyük bir ekonomik krizle karşı karşıyayız ve ne yapacağımızı bilmiyoruz.” diye konuştu.
